Gördüğümüz Tuhaf Rüyalar

Gördüğümüz tuhaf rüyaları bu konu başlığı altında anlatalım. :slightly_smiling_face:

Ben başlıyorum,

Bu gece rüyamda The Queen’s Gambit dizisinin baş karakteri Beth Harmon ile kardeş olduğumu gördüm. Rüyada ikimiz de evlatlıkmışız. Yüzünü anımsayamadığım üvey ebeveynim, yaramazlık yapmamız halinde bizi çocuk yetiştirme kurumuna geri yollayacağını söylüyordu. Tuhaftır ki rüyalarımda sürekli gördüğüm küçük bir kasaba var. Bu kasabanın nerede olduğuna dair bir fikrim yok. Sürekli yağmurun yağdığı, pek fazla insanın olmadığı küçük ama bir o kadar da büyüleyici bir kasaba. Gördüğüm rüyalarda genellikle yolum bir şekilde o kasabaya varıyor. Beth de beni o kasabaya götürüp gezdirmek istedi. Ben de ona bu kasabayı zaten bildiğimi söyledim. Yine de onu kırmadım. Kasabayı gezdikten sonra eve geldik.

Eve geldikten sonra lavabonun önünden geçerken Batman kostümlü birisini gördüm. Kostüm palaspare bir parçaydı lakin kıyafetin biçimi oldukça ürkütücüydü. Tam da maskesini çıkarıyordu. Sonra rüya bitti. Devamı yok. Rüyalarımda bazen böyle ürkütücü semboller görüyorum. Karşılaştığım anda da tehlikeli olup olmadıklarını sezebiliyorum. Çünkü onları gördüğüm anda vücudum gerilmeye ve ürpermeye başlıyor. His aynı ama rüyalarımda açığa çıkan semboller bambaşka.

1 Beğeni

şimdi rüya görmüyorum desem “görüyorsun ama unutuyorsun” diyenler olur :smiley:

1 Beğeni

Bazen oluyor öyle :smiley: Örneğin bu gece gördüğüm rüyanın ayrıntılarını hatırlayamıyorum. Kesik kesik hatırlıyorum. Ben yine de anlatayım.

Bu gece de rüyamda Harry Potter’ı gördüm. Geçen gün Beth Harmon, şimdi de Harry Potter. Önce kendimizi kırmızı perdelerle çevrili karanlık bir odada buluyoruz. Yanımızda bir çocuk daha var. Harry sanırım onu Hogwarts’a götürmek için acele ediyordu, apar topar valizleri hazırlıyorlardı. Her şey hazırdı, artık vakit gelmişti. Perdeler açıldığında küçük kırmızı bir araba belirdi. Tam kaçarken Vernon amca bizi gördü, ‘‘eşek sıpaları nereye!’’ dercesine kükredi. Fakat biz çoktan arabaya geçmiştik. Harry aracı sürüyordu, ben de yanında oturuyordum. Lakin uçmuyorduk, normal şekilde yolumuza devam ediyorduk. Sanki dostluğumuz çok eskiye dayanıyormuş gibi ona, ‘‘Bunca zamandır neredesin? Neden hiç karşılaşmadık?’’ gibisinden bir sordu sordum. Sonrasında onun söylediklerini hatırlamıyorum. Devamı yok gibi ama sanki bir şatonun odasında bulunduğum aklımda kalmış.

Rüyaları buraya yazmak da iyi oluyormuş, hem ben unutmuyorum hem kaydetmiş oluyorum :smile:

1 Beğeni